Bu robot, kendi kendine gülmeyi öğreniyor
Kendi kendine gülmeyi öğrenen, kaşlarını çatmaya ve makine öğrenimini kullanarak diğer insan yüz ifadelerini taklit etmeye çalışan robot hakkında bir şeyler duymuş muydunuz ?
Araştırmacılar, insanların yüz ifadelerini taklit edebilen, inanılmaz derecede gerçekçi bir Einstein robotu üretmek istiyorlardı ve bunun için 31 adet yapay kasın her birini deneme yanılma yoluyla programlamak zorundaydılar. San Diego, Kaliforniya Üniversitesi’ndeki Makine Algılama Laboratuvarı’ndan bilişim uzmanları, robotun mimikleri kendi başına öğrenmesini sağlamak için makine öğrenimi yöntemini kullandılar.
Einstein araştırmasına dahil olmayan, ancak başka bir projede grupla işbirliği yapan Miami Üniversitesi’nden sosyal gelişim uzmanı Daniel Messinger, “Robotik çalışmalar, öğrenme ve gelişmeyi gözlemlememize ve anlamamıza en üst seviyede yardımcı olurlar.” diyor. “Çocuklar mimik yapmaya çalışırken sadece onları izlemek yerine, onları taklit ederek öğrenebileceğimiz birçok şey var – bu bir bebeği sadece izlemekten ziyade bebek sahibi olmak gibidir.”
2009 yılında, Elektrik ve Elektronik Mühendisleri Enstitüsü 8. Uluslararası Gelişme ve Kalkınma Konferansı’nda projeyi sunan araştırmacıların söylediğine göre, makine öğrenimi tekniği, insanların gerçekçi yüz ifadelerini taklit edebilen bir robot üretmek için ilk kez kullanıldı.
Araştırmacılar, robotun öğrenimini başlatmak için, Einstein’ı bir ayna önünde yerleştirdiler ve yüzünü rastgele pozisyonlara çevirerek “body babble” talimatı verdiler. (Kısa bir süre için tekrar tekrar rastgele bir motor komutu gerçekleştirme işlemini “body babble” olarak adlandırıyorlar.) Yüz tanıma yazılımına bağlı bir video kamera, robotun geri bildirimlerini yansıttı : Robot “gerçek” bir ifadeye benzeyen bir hareket yaptığında, yazılım olumlu anlama gelen bir sinyal veriyordu.”
Çalışmanın ortak yazarı olan yüz tanıma uzmanı Marian Bartlett, bunun yineleyici bir süreç olduğunu söyledi. “İşlem tamamen rastlantısal bir şekilde başlıyor ve sonra geri bildirim almaya başlıyoruz. Robot bir mimik daha yaptığında, motorları doğru yapılandırmaya sokmak için bir eğilim olduğunu görüyoruz.”
Robot, farklı kas hareketleri ve bilinen yüz ifadeleri arasındaki ilişkiyi anladıktan sonra, kaş çatma gibi yeni ifadeler denemeye başladı.
Robotun mimikleri hala biraz garip olsa da araştırmacılar, onları daha gerçekçi hale getirmenin yolları üzerinde çalıştıklarını ve öğrenme sürecini hızlandırabilecek “body babble” yönteminin yanı sıra farklı stratejiler de denediklerini söylüyorlar. Araştırma grubu, bu çalışkan robotun, bebeklerin ve çocukların yüz ifadelerini kullanmayı nasıl öğrendiğini daha iyi anlamamıza yardımcı olabileceğini söylüyor.
Bartlett, amacın, öğrenme eyleminin arkasındaki bazı bilişimsel prensipleri anlamaya çalışmak olduğunu söylüyor. “Buradaki bilişimsel prensip, bir bebekte motor becerileri öğrenmenin arkasındaki aktif keşiftir.”
Bir sonraki adım, Einstein robotunun sosyalleşmeye başlaması olacak. Robot, sosyal bağlamda yüz ifadelerini taklit edebildiğinde, araştırmacılar onu “otomatik ders” deneyinde kullanmayı planlıyorlar.
Bartlett, “Robotun mimikleri öğrenmesini sağlıyoruz, böylece bir öğrenciyle birebir, sözel olmayan ve insana yakın bir şekilde diyalog kurabilir hale geliyor.” diyor. “Çalışmalar, bu birebir yöntemin, insanda öğrenmeyi iki kat daha geliştirdiğini gösteriyor. Bu yüzden robotik derslere nasıl yaklaşacağınızı öğrenmek istiyoruz.”
İnsanların en etkili ve en temel iletişim şeklinin gülmek olduğunu biliyoruz fakat gerçek gülüşü ayırt edebilmek için nerdeyse yüz yıl önce “duchenne gülüşü” elimizdeki tek veri belki de. Duchenne gülüşü ile göz kaslarının olduğu bir grubun hareket etmemesinden dolayı sahte bir gülüşü ayırt etmek kolay oluyordu ama günümüzde selfienin gelişmesi ve insanların sürekli kamera önünde mimiklerini en doğal haline getirerek gülmeleri ya da gülümsemeleri sebebiyle duchenne gülüşünün de sahte gülüşü ayırt etmesi tartışılır hale geldi.
Belki bu robotla beraber en temel iletişim şeklimiz olan gülmeyi daha iyi anlayacak ve belki de yapay zeka sayesinde sadece gerçek, sahte gülüş olarak değil de psikoloji için depresif gülüşleri de daha kolay ayırt edebilmek bir sonraki teşhis yöntemlerinden birisi bile olabilir. Bu robot bize de gülmemizin arkasındaki kimyayı öğretebilir, ne dersiniz? 🙂
Bu yazılarımız da ilginizi çekebilir: