Yeni bir araştırma; alkolsüz içecekler, meyve suları ve spor içeceklerindeki yüksek asit seviyesinin çocukların dişlerine karşı ciddi bir tehdit oluşturduğunu ortaya koydu.
Yapılan çalışmalarda diş minelerinin gördüğü kalıcı zararın, yüksek asidin dişle temasa geçtiği ilk 30 saniye içerisinde gerçekleşmeye başladığı görülmüş.
Yüksek asitli içecekler tüketildikten sonra çocukların dişlerinin yarım ya da bir saat içerisinde temizletilmesi ve ardından iyi olmalarını ummak bir işe yaramaz. Dişler çoktan zarar görmüş demektir. Sağlıklı bir ağızdaki koruyucu mekanizmalar ile asitler arasında bir denge mevcuttur. Ne var ki bu denge kolaylıkla asitlerin baskın olacağı şekle dönebilir, ne türden bir asit olduğu fark etmez, dişler asitle temas ettikten kısa bir süre sonra zarar görmeye başlar.
Yüksek asit barındıran içecekler, diğer unsurlarla da birleşerek çocukların dişlerinde daha büyük ve geri dönüşü olmayan zararlara yol açıyor. Buna ek olarak, hem çocukların hem de yetişkinlerin geceleri dişlerini gıcırdatma alışkanlığı varsa ve beraberinde midelerinden asit getiren teşhis konulmamış kusma ve reflüde mevcutsa bu, asit oranı yüksek içeceklerle birleşmesiyle birlikte, gençlerin dişlerinde uzun vadeli kalıcı zarara sebep olabilecek üçlü bir tehdit oluşturuyor. Asitli içeceklerin yol açtığı diş erozyonu, çocuklar ve genç yetişkinlerde artış gösterdiği tahmin ediliyor.
Gelişmiş toplumlarda giderek endişe uyandıran bir konu halini alan diş erozyonu, genelde dişler yıprandıktan çok sonra klinik olarak saptanıyor. Bu tarz bir erozyon, hastayı karmaşık ve kapsamlı bir rehabilitasyon gerektirebilecek ve bir yaşam boyu sürecek bir ağız tedavisi sürecine taşıyabileceği gibi minimum müdahale ile de önlenebilir.
Ali Ahmet
/ 06 Nis 2016cevap yollasanıza lan