Siz de inci gibi bembeyaz dişleriniz olmasını istemez miydiniz? Kim istemez ki? Eğer istiyorsanız, aşağıdaki yedi ağız sağlığı kuralını günlük alışkanlığınız haline getirin.
Parlak ve beyaz dişlerini sergilediğiniz bir gülüşün sizi daha genç ve çekici gösterdiğini tahmin edebilirsiniz. Aslına bakarsanız, Amerikan Estetik Diş Hekimliği Akademisi’nin yaptığı bir araştırmaya göre, araştırmaya katılan insanların yüzde 96’sı güzel bir gülüşün insanı daha çekici kıldığını göstermiştir.
Ancak iyi bir ağız sağlığı sadece güzel görünmekten ibaret değildir. Ağzımız vücudumuz için bir giriş kapısıdır ki, bu da ağız ve diş eti sağlığımızın bütün vücudumuzu etkileyeceğinin göstergesidir. Aşağıdaki adımları izleyerek sadece gülüşünüz için değil, aynı zamanda vücudunuz için de önemli adımlar atmış olacaksınız.
-
- Dişlerinizi düzenli olarak fırçalayın. Diş fırçalamak diş hijyeninin temel taşıdır. Bakterilerin beslendiği yiyecek parçacıklarını ortadan kaldırır, dişlerinizi temizler ve nefesinizi tazeler. Çoğu elektrikli diş fırçası kendiliğinden iki dakikalık süre tutma özelliğine sahip olarak geliyor. Bu sayede iki dakikayı tam olarak tutturabilmek çok daha kolay oluyor. Çoğu hastamızın en sık atladığı konu düzgün fırçalamak ile yeterli diş fırçalamak arasındaki farkın atlanması oluyor. İki dakika en az diş fırçalamamız gereken süredir. Bu süre konusunda manuel diş fırçası kullanıyorsanız ve emin değilseniz, akıllı telefonunuzun kronometresini kullanarak bu süreyi standardize edebilirsiniz.
- Günlük olarak diş ipi kullanın. Diş ipi sayesinde, dişleriniz arasında diş fırçasının ulaşamadığı yerlerde kalan bakterileri de temizleyebilirsiniz. Akşam yatmadan önce yapmamız gereken bu işlem diş fırçasının temizlik konusunda yeterli olamadığı ara bölgeler için çok idealdir.. Uyku sırasında ağzımız daha az salya üretir, bu yüzden dişlerimiz ve diş etlerimiz daha fazla bakteriye maruz kalmaktadır.
- Diş hekiminizi ziyaret edin. Derinlemesine diş temizliği için diş hekiminize senede en az iki kez uğrayın. Doktorunuz daha başlangıç aşamasında tedavisi çok daha kolay olan diş ve diş eti hastalıklarını bu sayede rahatlıkla yakalayabilir. Eğer diş eti hastalığı veya çürüklere yatkın bir yapınız var ise, diş hekiminize her dört ayda bir gitmeyi düşünmelisiniz. Ayrıca yılda en az 2 sefer yapılan düzenli diş temizliği, ağız floranızı da daha sağlıklı bir hale getirerek vücut direncinizi de yükseltir.Benzer şekilde, diş hastalıklarına yakalanma riskinizi artıran başka sağlık problemleriniz var ise (diyabet, HIV nedeniyle baskılanmış bağışıklık sistemi, kanser gibi hastalıklar veya kemoterapi tedavisi görmek gibi), hangi sıklıkta kontrolden geçmeniz gerektiğini doktorunuza sormalısınız. Hamile bayanlar, diyabet hastaları, kemoterapi tedavisi gören veya ağız ve damağınızı kurutan ilaçlar kullanan insanların (anti-epileptikler ve bazı psikiyatrik bazı ilaçlar gibi) özel bir ağız hijyenini koruma düzeni uygulaması tavsiye edilir.Ağzınızı düzenli olarak sorun oluşturma olasılığı olan işaretlere karşı, dudağınızda veya yanağınızın iç yanında oluşan iyileşmeyen yaralar, şişmiş diş etleri veya hassas ve kanayan diş etleri gibi, tetikte olmanızda fayda vardır. Eğer bu durumlardan herhangi biriyle karşılaşırsanız, doktorunuza görünmek için randevu alın. 2 haftadan daha uzun süren yaralar, yaş gruundan bağımsız hepimizin dikkat etmesi gereken önemli uyarılardır.
- Sağlıklı beslenin. Süt ürünlerini, balık ve lahana gibi kalsiyum deposu yiyecekleri beslenme düzeninize ekleyin. Kalsiyum kemiklerinizi ve dişlerinizi kuvvetlindermeye yardımcı olacak, limon gibi yiyeceklerdeki C vitamini ise diş eti sağlığınıza iyi gelecektir.Yediğiniz yiyecekler gibi yemediğiniz yiyecekler de oldukça önemlidir. Damağınıza ve dişlerinizin arasına yapışan şekerli yiyecekler özellikle kötüdür, çünkü buradaki kalıntılardan beslenen bakteriler diş aralarında çürüklere neden olacaktır.
- Sigara içmeyin! Periodontoloji Dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre sigara içen insanların içmeyenlere göre diş eti hastalıklarına yakalanma olasılığı dört kat fazladır. Sigara içenlerde ağız kanserine ve beraberinde dudak, dil, yanak ve diş eti kanserine yakalanma riskinizi artırır. Az miktarda kullanım bile kötü ağız kokusuna sebebiyet vermektedir.
- Diş beyazlatma yöntemlerini kullanın. Yararları sadece kozmetik olarak gözükse de, günümüz ürünleri göz önüne alındığında, diş hekimi kontrolünde ve tavsiyesiyle kullanılan diş beyazlatma ürünleri oldukça güvenlidir. Marketlerde bulabileceğiniz beyazlatma ürünleri basit diş lekelerine çözüm sağlar ayrıca doğru kullanılmazsa zarar da verebilir. Profesyonel seviyedeki ürünler ise ciddi sararmalara daha iyi gelmektedir. Herhangi bir beyazlatma ürünü kullanmadan önce diş ve diş eti sağlığınızın yerinde olduğunu teyit etmek için diş hekiminize danışın.
- Kozmetik prosedürleri değerlendirin. İnsanların karşılaştıkları diğer insanlarda dikkat ettikleri ilk şeyin onların gülüşleri olduğunu ve çarpık, lekeli veya eksik dişlerin insanların özgüvenini etkilediğini belirtiyor. Son yıllarda diş estetiği konusunda elde edilen gelişmeler sayesinde çoğu estetik problemin üstesinden gelinebiliyor. Çarpık, lekeli veya bozuk şekilli dişlerinizin görünümünü iyileştirmek için Lamina Veneer (yaprak porselen) tedavisi ve dişlerinizin şeklini düzeltmek için ise uygulanan ortodonti (diş teli) tedavisi kullanılan bir çok yöntemden sadece bir kaçıdır.
Malesef, diş estetiği çoğu sağlık sigortası tarafından karşılanmamaktadır. Herhangi bir işlem uygulamasından önce tecrübeli bir diş hekimi ile görüşmek için randevu almanızı önemle tavsiye ediyorum.
Bu yazılarımız da ilginizi çekebilir: